Günümüzün en dikkat çeken gazeteci ve yazarlarından Ahmet Şık, cesur araştırmaları, keskin kalemi ve iktidara karşı aldığı tavırla tanınır. Ancak Şık'ın kişisel hayatı ve kariyer yolculuğu hakkında birçok insan bilgisizdir. Bu yazıda, bu gizemli figürü daha yakından tanımak için perde arkasına geçeceğiz.
Çocukluk ve EğitimAhmet Şık, 1970 yılında İstanbul'un Fatih ilçesinde doğdu. Mütevazı bir ailenin çocuğu olan Şık, küçük yaşlardan itibaren edebiyata ve gazeteciliğe ilgi duyuyordu. Liseyi Fatih Erkek Lisesi'nde tamamladıktan sonra İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi'ne girdi. Ancak, iktisat okumaktan hiç hoşlanmadı ve bir yıl sonra fakülteden ayrıldı.
Gazetecilik KariyeriŞık, 1993 yılında Nokta dergisinde staj yaparak gazetecilik kariyerine adım attı. Ardından Özgür Politika, Radikal ve Cumhuriyet gibi gazetelerde çalıştı. Şık, özellikle 2007 yılında Ergenekon davasını araştıran ve Kutlu Davranın Gizli Tarihati: Ergenekon adlı kitabı yazan ekibin bir parçası olarak ün kazandı. Kitap tartışmalara neden oldu ve Şık'ın birçok davayla uğraşmasına yol açtı.
İktidara Karşı TavırŞık, iktidara karşı eleştirel tavrıyla bilinir. 2011 yılında Cumhuriyet gazetesindeki "Türkiye'nin yeni padişahı" başlıklı yazısı nedeniyle "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçundan tutuklandı. 13 ay hapiste kaldıktan sonra serbest bırakıldı, ancak davaları devam ediyor. Şık, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından da iktidarın baskıcı politikalarını eleştirdiği için gözaltına alındı.
Ödüller ve TanınmaŞık'ın cesur gazeteciliği uluslararası alanda takdirle karşılandı. 2013 yılında Uluslararası Basın Enstitüsü'nün "Dünya Basın Özgürlüğü Kahramanı" ödülünü aldı. Ayrıca 2016 yılında Norveç Pen Kulübü'nün Özgürlük Kalemi Ödülü'ne layık görüldü.
Kişisel HayatıŞık, özel hayatını basından uzak tutmayı tercih ediyor. Ancak, 2011'de yaşadığı tutukluluk süreci onun ailesini ve evliliğini derinden etkiledi. Şık, iki çocuk babasıdır ve boşanmıştır.
Ahmet Şık, Türkiye'nin korkusuz gazetecilerinden biridir. Hakikate olan sarsılmaz bağlılığı ve iktidara karşı mücadelesi nedeniyle hem övgü hem de eleştiri almıştır. Cesur araştırmaları ve keskin kalemiyle Şık, Türkiye'deki gazeteciliğin ve ifade özgürlüğünün simgesi haline gelmiştir.