Günümüz Türkçesinde "bıçkın" kelimesi genellikle "küstah", "saygısız" ya da "serseri" anlamında kullanılır. Ancak bu kelimenin geçmişi oldukça ilginçtir ve zaman içinde çok farklı anlamlara evrilmiştir.
Kelimenin kökeni, 16. yüzyılda Osmanlı Türkçesinde kullanılan "bıcak" sözcüğüne dayanmaktadır. O dönemde "bıçak" kelimesi sadece kesici bir alet değil, aynı zamanda bir tür kama anlamında da kullanılırmış.
17. yüzyılda "bıçak" sözcüğünden türetilen "bıçaklı" kelimesi, "kamalı" veya "keskin" anlamına geliyordu. Zamanla "bıçaklı" kelimesi, kişileri tanımlamak için kullanılmaya başlanmıştır.
18. yüzyılda "bıçaklı" kelimesi, "kavgacı", "serseri" gibi anlamlara bürünmüştür. Bu anlam, 19. yüzyılda da devam etmiştir. Ancak 20. yüzyılda "bıçaklı" kelimesi yerini "bıçkın" sözcüğüne bırakmıştır.
20. yüzyılın başlarında "bıçkın" kelimesi, "cesur", "yiğit" ve hatta "kahraman" anlamında kullanılıyordu. Bu kullanım, özellikle milli mücadele döneminde yaygındı. Ancak zamanla "bıçkın" kelimesi bugünkü olumsuz anlamını kazanmıştır.
Günümüzde "bıçkın" kelimesi, genellikle olumsuz bir anlamda kullanılsa da eski anlamlarına da rastlamak mümkündür. Örneğin, bazı yörelerde "bıçkın" kelimesi hala "cesur" anlamında kullanılmaktadır.
Kelimelerin anlamlarının zaman içinde değişmesi, dilin canlı ve dinamik bir yapıya sahip olduğunu göstermektedir. "Bıçkın" kelimesinin hikayesi de bu değişimin güzel bir örneğidir.