Deniz Gezmiş: Ömrü Devrime Adanmış Bir Genç




Deniz Gezmiş, 27 Mart 1947 tarihinde Ankara'da dünyaya geldi. Henüz genç yaşta, ülkesinin sorunlarına karşı duyarlı bir gençti. Siyasi mücadelesine lise yıllarında başladı ve hızla yükseldi.
1968 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ne girdi ve burada devrimci fikirlerle tanıştı. Türkiye İşçi Partisi'nin gençlik kolları olan Fikir Kulüpleri Federasyonu'nun (FKF) aktif bir üyesi oldu. FKF bünyesinde düzenlenen eylemlerde ve yürüyüşlerde ön saflarda yer aldı.
Deniz Gezmiş, sosyal adalet, eşitlik ve özgürlük ideallerine sıkı sıkıya bağlıydı. 1970 yılında, Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu ve Devrimci Yol gibi devrimci örgütlerin kuruluşunda yer aldı. Hükümetin baskıcı politikalarına karşı silahlı mücadeleyi savundu.
12 Mart 1971'de Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan yakalandı. 3 aylık bir yargılama sonucunda idam cezasına çarptırıldılar. 6 Mayıs 1972'de Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'nde idam edildiler.
Deniz Gezmiş, arkasında çok sayıda eser bıraktı. "İdam Gecesi Mektupları" adlı eserinde idam öncesindeki duygularını ve devrim mücadelesine olan inancını dile getirdi. "Devrimci Gençlik" adlı eseri ise devrimci mücadelenin teorik altyapısını oluşturdu.
Deniz Gezmiş, Türkiye'nin yakın tarihinde önemli bir figürdür. Devrimci fikirleri ve mücadelesi, bugünün gençlerine ilham vermeye devam etmektedir. Ölümünün yıl dönümleri hâlâ saygıyla anılıyor ve mücadelesi güncelliğini koruyor.
Deniz Gezmiş'in idamı, dönemin siyasi ortamında büyük yankı uyandırdı. Birçok aydın ve sanatçı, idam kararına karşı sesini yükseltti. Ancak idamlar gerçekleştirildi ve Deniz Gezmiş, Türkiye'nin siyasi tarihinin en önemli isimlerinden biri olarak yerini aldı.
Deniz Gezmiş'in devrimci mücadelesi, farklı tartışmalara konu olmuştur. Bazıları onun devrimci şiddeti benimsemesini eleştirirken, bazıları da mücadelesinin haklı olduğunu savunmaktadır. Ancak herkesin üzerinde hemfikir olduğu bir şey varsa, o da Deniz Gezmiş'in ülkesi için hayatını feda eden bir idealist olduğudur.