Ekim ayının sonlarında, sonbaharın altın rengi yaprakları Erzurum'un sokaklarını kaplamıştı. Hava serin ve keskindi, ancak futbol tutkusu her zamanki gibi hararetti.
O gün şehir, Erzurumspor ile Fatih Karagümrük arasındaki önemli bir TFF 1. Lig maçına ev sahipliği yapıyordu. Kazım Karabekir Stadyumu, heyecanlı taraftarlarla doluydu; eşarplar dalgalanıyor, bayraklar sallanıyordu.
Maç başladığında, hava gergindi. Her iki takım da galibiyet için can atıyordu ve ilk yarı golsüz geçti.
İkinci yarı başladıktan kısa bir süre sonra, Erzurumspor'un kaptanı Mustafa Yumlu, muhteşem bir frikik golüne imza attı. Stadyum inledi ve taraftarlar sevinçten deliye döndü.
Ancak Karagümrük geri çekilmedi. Göktan Gürpüz, Brezilyalı forvet Wesley ve Berkay Dabanlı'nın golleriyle maçı tersine çevirmeyi başardılar.
Erzurumspor direnmeye devam etti ve son dakikada umut verici bir atak geliştirdi. Ancak Karagümrük defansı kararlıydı ve galibiyeti güvence altına aldı.
Maçın ardından, Erzurumspor taraftarları hayal kırıklığına uğramış olsa da takımlarını alkışladı. Karagümrük taraftarları ise zaferlerini kutlayarak sahadan ayrıldı.
Bu soğuk sonbahar akşamında oynanan maç, sadece üç puandan daha fazlasını ifade ediyordu. Bir şehrin futbol tutkusunu, oyunun inişlerini ve çıkışlarını ve sporun birleştirici gücünü yansıtıyordu.
Ve böylece, Erzurumspor'un ve Fatih Karagümrük'ün sonbahar hikayesi, sonbahar yaprakları gibi tarihin sayfalarında yerini aldı; biraz hüzünlü, biraz umutlu, ama her zaman hatırlanmaya değer.