Esenyurt Belediye Başkanı olmanın nasıl bir şey olduğunu hiç merak ettiniz mi? Ben de öyle düşündüm. Bu yüzden Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer'le doğup büyüdüğü Van'dan İstanbul'a uzanan yolculuğu, Esenyurt'un dinamiklerini ve Başkan olmanın zorluklarını ve ödüllerini konuşmak üzere bir araya geldik.
Başkan Özer, Başkan olmanın en zorlu yönünün "halkın ihtiyaçlarına zamanında ve verimli bir şekilde cevap vermek" olduğunu söylüyor. "Esenyurt çok büyük ve çeşitli bir ilçe ve her zaman herkesin ihtiyaçlarını karşılamak için elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz." diyerek sözlerine devam ediyor.
Fakat zorluklara rağmen Başkan Özer, işinin "insanlara hayatlarını iyileştirmek için yardımcı olma fırsatı" verdiği için minnettar olduğunu ifade ediyor. "Çocuklarımız için yeni okullar inşa ettiğimizde, yaşlılarımız için yeni huzurevleri açtığımızda veya ailelerimiz için yeni parklar yaptığımızda çok gurur duyuyorum" diyor.
Başkan Özer'e göre Esenyurt'un en önemli özelliği "çeşitliliği". "Bizim ilçemiz, Türkiye'nin dört bir yanından gelen insanlara ev sahipliği yapıyor" diyor. "Bu çeşitlilik bizim hem gücümüz hem de meydan okumamız."
Başkan Özer, Esenyurt'un en büyük zorluğunun "hızlı nüfus artışı" olduğunu belirtiyor. "Her yıl binlerce yeni insan ilçemize taşınıyor ve bu da konut, eğitim ve sağlık hizmetlerine olan talebi artırıyor." diyor.
Başkan Özer, Van'ın Muradiye ilçesinde doğdu ve büyüdü. Liseyi bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'ne girdi. Üniversitede siyasetle ilgilenmeye başladı ve CHP gençlik kollarında aktif rol aldı.
Üniversiteyi bitirdikten sonra akademisyenlik kariyerine devam eden Başkan Özer, 2009 yılında Esenyurt Belediye Başkanı seçildi. O zamandan beri ilçenin gelişimi ve dönüşümü için çalışıyor.
Başkan Özer, Esenyurt Belediye Başkanı olmanın "bir onur ve ayrıcalık" olduğunu söylüyor. "İnsanların hayatlarını iyileştirmek için çalışmak ve ilçemizi daha yaşanabilir bir yer haline getirmek için elimden gelen her şeyi yapmaya kararlıyım." diyerek sözlerini bitiriyor.