Eyyâm-ı Biyd Orucu: Nurlu Günlerde Manevi Bir Yolculuk




Ayın en aydınlık ve parlak olduğu günler olan Eyyâm-ı Biyd, müminler için önemli bir manevi yolculuğun kapılarını aralar. Her hicri ayın 13, 14 ve 15. günlerine denk gelen bu özel zaman dilimi, gönüllerin arınması, günahların affedilmesi ve Allah'a yaklaşmanın en ideal fırsatlarından biridir.

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in (s.a.v.) tavsiyesi üzerine Eyyâm-ı Biyd günlerinde oruç tutmak, hem bedensel hem de ruhsal açıdan arınmaya katkı sağlar. Bu oruç, insanı dünya telaşından uzaklaştırır, kalp gözünü açar ve yaratılışın manevi boyutlarını daha derinlemesine idrak etmeyi kolaylaştırır.

Eyyâm-ı Biyd orucunu tutarken, kişinin niyetinin samimi olması büyük önem taşır. Sadece Allah'ın rızasını kazanmak amacıyla tutulması gereken bu oruç, farzlardan sonra en faziletli ibadetlerden biri olarak kabul edilir.

  • Ayın Parlaklığında Bir İç Yolculuk: Eyyâm-ı Biyd'de ayın en parlak olduğu günlerde oruç tutmak, tıpkı ayın ışığı gibi iç dünyamızı da aydınlatır. Nefsimizin karanlık yönlerini fark etmemizi ve bunlarla mücadele etmemizi kolaylaştırır.
  • Günahların Affına Vesile: Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.), Eyyâm-ı Biyd günlerinde oruç tutmanın günahları affettirdiğine dair müjdeler vermiştir. Bu özel günlerde yapılan ibadetler ve dualar, hatalarımızı telafi etme ve Allah'ın rahmet ve mağfiretine nail olma fırsatı sunar.
  • Manevi Yükselişin Basamakları: Eyyâm-ı Biyd orucunu düzenli olarak tutmak, manevi yolculuğumuzda önemli bir basamak teşkil eder. Nefsimizi terbiye ederek, kalplerimizi kötülüklerden arındırarak ve Allah'a daha yakın bir kul olma hedefimize yaklaşmamızı sağlar.

Eyyâm-ı Biyd günlerini, Allah'a yaklaşmak ve ruhumuzu arındırmak için özel bir fırsat olarak değerlendirmeliyiz. Bu manevi yolculukta, orucumuzun niyetini samimi tutmak, dualarımızı içtenlikle etmek ve kalplerimizi Allah'a açmak büyük önem taşır. Her zerresinde maneviyatın hissedildiği bu özel günlerde, Allah'ın rahmet ve bereketine mazhar olma temennisiyle...