Türk futbolunun efsanevi derbisi Galatasaray - Fenerbahçe, sadece bir maçtan çok daha fazlasıdır.
Bu rekabet, iki ayrı dünyanın, iki farklı kültürün çatışmasını temsil eder. Galatasaray, Sarı-Kırmızılıları, imparatorluğun mirasçılarını temsil ederken; Fenerbahçe, Mavi-Lacivertlileri, devrimcilerin ve cumhuriyetin çocuklarını temsil eder.
Galatasaray - Fenerbahçe derbisi, sadece sahada yaşanmaz. Sokaklarda, kahvelerde, evlerde; her yerde bu rekabetin izleri görülür. Maç günleri, şehir ikiye bölünür. Hava elektriklenir, nefesler tutulur.
Galatasaray ve Fenerbahçe'nin ilk karşılaşması 17 Aralık 1909'da oynandı. O günden bu yana, bu iki takım arasındaki rekabet, Türk futbolunun en amansız mücadelesi haline geldi.
Galatasaray, Türkiye'nin en eski ve en başarılı kulübüdür. 22 Süper Lig şampiyonluğu, 18 Türkiye Kupası ve 1 UEFA Kupası ile gurur duyar. Fenerbahçe ise Galatasaray'ı sadece şampiyonluk sayısında geçer. 28 Süper Lig şampiyonluğu, 6 Türkiye Kupası ve 2 Balkan Kupası ile Türkiye'nin en çok şampiyonluk kazanan takımıdır.
Galatasaray - Fenerbahçe derbisi, sadece saha içindeki mücadeleyle sınırlı değildir. Bu rekabet, aynı zamanda tribünlerdeki atmosferiyle de ünlüdür. Her iki takımın taraftarları da son derece tutkuludur ve maç günlerinde statlar adeta bir savaş alanına dönüşür.
Galatasaray - Fenerbahçe derbisi, Türk futbol tarihinin en unutulmaz anlarına sahne olmuştur. 2000 yılında oynanan ve Galatasaray'ın 6-0 kazandığı maç, bu derbinin en önemli dönüm noktalarından biridir.
Galatasaray - Fenerbahçe rekabeti, Türk futbolunun ayrılmaz bir parçasıdır ve bundan sonra da uzun yıllar boyunca Türk futbolseverlere heyecan ve tutku vermeye devam edecektir.
İster Sarı-Kırmızılı, ister Mavi-Lacivertli olun, bu ezelî rekabeti bir kez yaşamak herkes için unutulmaz bir deneyimdir.
Herkesin tuttuğu takım farklı olabilir, ancak bir konuda herkes hemfikirdir: Galatasaray - Fenerbahçe derbisi, Türk futbolunun kalbinde atmaktadır.