Hikayemiz, Kayseri'nin tarihi Kayseri Stadyumu'nda başlıyor. Güneşin son ışıkları stadı aydınlatırken, tribünler iki takımın taraftarlarının coşkusuyla inliyordu. Kayserispor, elektrikli bir atmosfere sahip evindeyken, Eyüpspor da İstanbul'dan gelen sadık taraftarlarının desteğiyle cesaretlenmişti.
Maçın ilk yarısında Eyüpspor, güçlü bir başlangıç yaptı. İstanbul temsilcisi topu çok iyi paslaşarak Kayserispor savunmasını zorladı. Ancak Kayserisporlu oyuncular, Anadolu'nun direncini sergileyerek tüm saldırıları bertaraf etti. Kaleci Bilal Bayazıt, göz kamaştırıcı kurtarışlarla Eyüpspor'un gol girişimlerini engelledi.
İkinci yarıda Kayserispor, oyunun kontrolünü eline aldı. Anadolu Kartalı, evinde oynamanın avantajını kullanarak Eyüpspor kalesine yüklendi. Maçın 65. dakikasında, Kayserisporlu forvet Ali Akman, muhteşem bir vuruşla takımını öne geçirdi. Tribünler coşkuyla doldu; Anadolu'nun sesi stadyumu inletiyordu.
Maçın son dakikalarında Eyüpspor tüm kozlarını ortaya koydu. Ancak Kayserispor defansı, sanki Anadolu'nun kaya gibi sağlam olduğunu kanıtlayarak tüm saldırıları püskürttü. Maçın bitiş düdüğü çaldığında, Kayserispor 1-0 galip gelmişti. Anadolu Kartalı, sahasında üç puanı alarak büyük bir sevinç yaşadı.
Kayserispor - Eyüpspor maçı, sadece bir futbol maçı değildi. Bu maç, Anadolu'nun direncini, gücünü ve azmini simgeliyordu. Kayserispor'un zaferi, Anadolu'nun her köşesinde kutlandı ve Anadolu'nun çocuklarına ilham verdi. Bu maç, Anadolu masalının sonu değil, yeni bir başlangıcıydı.
Sevgili okurlar, bir sonraki Anadolu masalında görüşmek üzere...