Ruhban Okulu: Gizemli Kapıların Ardındaki Hikayeler




Bir zamanlar, İstanbul'un büyüleyici Prens Adaları'ndan birinde, Heybeliada'nın tepelerinde gizlenmiş, görkemli bir yapı duruyordu: Ruhban Okulu. Hıristiyan Ortodoks din adamlarının eğitimine adanmış bu okul, gizemli, büyüleyici bir tarihi geçmişe sahipti.
Ruhban Okulu'nun hikayesi, 1844 yılına kadar uzanır. Osmanlı İmparatorluğu döneminde kurulan okul, Atina Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nden sonra bu alanda kurulan ikinci akademik kurum olma özelliğini taşıyordu. Okul, Haliç'in muhteşem manzarasına bakan geniş bir arazide yer alıyordu.
Binaları görkemli kemerler, zarif sütunlar ve etkileyici fresklerle süslüydü. Öğrenciler, teoloji, felsefe, tarih ve diller gibi çok çeşitli konularda kapsamlı bir eğitim alıyorlardı. Ruhban Okulu, sadece bir eğitim kurumu değil, aynı zamanda Ortodoks Hıristiyanlığının önemli bir merkezi haline geldi.
Ancak 1971 yılında okulun kaderi değişti. Anayasa Mahkemesi, okulun Anayasa'ya aykırı olduğuna karar vererek kapatılmasına hükmetti. Bu karar, bölgede şaşkınlık ve hayal kırıklığı yarattı.
Okul binaları uzun yıllar boş ve harap halde kaldı. Ancak son yıllarda, okulun yeniden açılması yönünde artan bir ilgi ve çaba ortaya çıktı. 2018 yılında, Türk hükümeti ve Fener Rum Patrikhanesi arasında, okulun restore edilmesi ve yeniden açılmasıyla ilgili görüşmeler başladı.
2023 yılında, Ruhban Okulu nihayet yeniden açıldı. Okul, artık sadece bir din adamı yetiştirme kurumu değil, aynı zamanda bir kültür ve sanat merkezi olarak hizmet veriyor. Müze, kütüphane, sergi alanları ve araştırma enstitüsü gibi çeşitli tesisler bulunuyor.
Ruhban Okulu'nun yeniden açılması, Türkiye'nin kültürel mirasını korumaya ve farklı inançlara saygı duymaya verdiği önemin bir kanıtıdır. Gizemli kapılarının ardındaki hikayeler, Ortodoks Hıristiyanlığının zengin tarihine ve Heybeliada'nın büyüleyici manzarasına bir pencere sunuyor.